Önizledim..

| 17 Mayıs 2009 Pazar



Selam beni okuyan tüm insanoğluna.. :))
Geçen hafta salı günü izinli olduğum gün tekirdağ’a gittim. Aslında aklımda bile değildi Tekirdağ veya birkaç saatlik bir yolculuk.. Ama esti yaptım demesinden hoşlanan bir kişiliğim olduğu için benim tarafından onaylanan bir durum yani.. :)
Uçmak dere diye bir köy var Tekirdağ sınırları içinde. Çok uzun zaman oldu oraya gitmeyeli daha doğrusu köye kadar ulaşamamıştım ilk gidişimde. Benim güzel kankam, canım kankam biricik arkadaşım ile zamanında yani 2003 senesinde esti yaptık dediğimiz bir zamanımzda bir gece nereye gidiyoruz bırak gitsin dediğimiz bir gecede keşfettiğimiz güzel ama sakin, ama o kadar da gizemli ve görülesi yere isabet ettiğimiz bir yolculuktu.. :) Şimdi ammada bir kelimesini kullanmışsın dedin anlıyorum sen kapat bu sayfayı hadi uza gülüm.. :)
Neyse her zaman arkadaşlarıma değer vermişimdir ama Hüsam benim için çok başka çok farklı.. O akşam yada gece desem yeridir. Kafamız iyi gibi.. Edirne koyduk yolculuğun adına.. Ama dedikki uzatalım yolu inadına olsun ama uzasın tamam uzasın ve sahil yolunu şeçtik. Seçtik derken bilmiyoruz tabi sahil yolunu falan durumu esti ya estiyse tutar belki.. Çok karışık oldu boşver sen okumana bak sonu güzel olucak inş.. :))
Bozuk yollardan geçiyoruz arabanın anasını ağlıyor farkındayım o kadar bozuk yani yollar.. Nasıl olduysa köy içinde biri çıktı karşımıza dedik ki “Edirne nerde usta “ adamın kafası iyi ohoo ah be güzelim siz nerden girdiniz burlara dur bakim buradan giderseniz Şarköy sonra İpsala yolu falan sayıkladı ve tarifini yaptı düz devam edin bu yol sizi istediğiniz yola çıkaracak dedi. Oysa biz o anda uçmak dere denilen köydeymişiz. :) Neyse devam ediyoruz yola. Ama devam etmesine edeceğimde yolda kocaman kaya parçaları çıkıyor bir, iki yeter yani dedim sonunda hayır hava da öyle bir karanlık öyle karanlık arabanın farları anca yolu gösteriyor ama sis varmış gibi bulanık bir hava.. Durdurdum aracı indik araçtan sahile doğru dödüm ve işemek istedim yahu işiyorum ama ses yok :)) Hayda kanka dedim bide sen işe :) bakayım senden ses gelecek mi? Yok ses falan :) Taş attık yine ses gelmiyor? :) Biz öyle bir yerde imişiz ki uçurum tepesinde uzun bir süre takıldıktan sonra orada dalga seslerinin geldiğini fark ettik.. Korktuk ve doğru geriye dönerek normal yoldan gitmeye kara verdik. Ama her zaman uhde olmuştur benim i,çin uçmak dere.. Gündüz gözü ile gidip görmek ve tekrar yaşamak orada ki heyecanı.. Aynı heyecanı yaşatmadı bu sefer ki ama gittim. Gördüm hani görmek için gidilir ama gidilmesi gerektiği için gidilmez. Daha fazla fotoğraf ile anlatacağım size ama şimdilik birkaç fotoğrafı atıyorum..

Bırakalım uçmak dere uçmaz dereyi falan..
Birgün olur da bu yazılarım okunmak için okunursa diye, o niyetle yazdığım bir blog bu arkadaş.. Bilmem adli makamlar okur diye düşündüğüm için arkamda bırakacağım bir gizemli pc ve bu blog olacak sanırım.. Soru sormayın ne oluyoruz falan cevap vermiyeceğim emin olun. Şansımı deniyorum. Belli bir sistemin altında yönetiliyor ve yaşıyoruz. Ve şimdi o sisteme yenik düştüğüm zamanlarımı yaşıyorum. Ama fark etmez. Hiç fark etmez.
Hani aşık olduğumu sandığımı ve şiirler yazdığım kara saşlı bir güzel vardı önce ki yazılarımda.. Umut ta vermek yanlış olur değil mi? Şimdi bıraktım onu.. Umudu olmayan bir insan neden umut versin ki?? Neden bile bile üzeyim ki onu.. Neden hayattan soğutacak neden olayım ki? İnanın bu yazıları yazarken hala bir umut gelecek gibi hissediyorum.. Ama olmaz sa.. İşte olmazsa dediğim zamanda kurtuluş olarak bulduğum çözümleri deneyeceğim. Hayata sisteme heryeşeye yanlış belki bu çözüm ama sonunda adımı hatırlatmayacağım..
Sigaram da bitti.. Şimdi uyuz olurum neyse önemli değil :)
Umutsuz insan tehlikelidir.. Bu da benim sözüm olsun…
Sona yaklaşıyoruz.. Bundan sonra ki yazılarımda hayatıma ve sisteme laf sokacağım isteyen okur istemeyen okumaz.. Sevgilerimle..
Ve.. Her insan mutlu olmak için savaşıyor.. Bunun bilincindeyim.. Sahtekarından tutunda kadın pazarlayan pis işlere girmiş insanlara kadar.. Herkes mutlu olmak için savaşıyor ama.. Ama bazısı ömür boyu mutluluk için savaşıyor.. Bazısı içki masasında yada kısa süreli mutluluk için.. Ben onlardan biri değilim.. Olamam ki.. Yapamam.. Bu iddaa da ki bir maç değil ki.. Bu bir hayat ya tutarsa dediğim bir şey değil ki.. Ben herkes gibi hayatını kendi standartlarına göre yaşayan yada yaşamak isteyen bir insanım işte.. Hayırlısı olsun bu kararımın.. Umarım bu kararıma vesile olan insanlar yada insanları kesinlikle katıyorum ve sistem batar, yıkılır, paramparça olur..
Şimdi okuyun ve değerlendirin kendi sisteminize göre.. Ne bok yiyecekseniz bensiz bir sistemde benim alehime olan bir yazıdan.. Oldunuz mu mors.. Oldunuz..
Hoşçakalın..
Zamanı geldikçe yazıyorum işte.. Kendinize iyi bakın diyeceğim ama zor :) umarım çevrenizdeki insanlar size iyi bakar. :) Bu doğrusu bence :)

2 yorum:

mehbup dedi ki...

Şarköy taraflarında bir tepe olacak,orada güneşin doğunu izleseydiniz.Çok harika gözüküyor.1997 VE 2002 yıllarıarasında Tekirdağ taraflarında kalmşıtık.Önünde deniz arkanda orman çok güzel yerler.
Sözünüz gerçekten doğru,''Umutsuz insan tehlikelidir.''
Mutluluğa gelince her insan mutlu olmak ister,o da kolay birşey değil..Yaşam neyi gerektiriyorsa ve o an neyi yaşıyorsan mutlusun.Çünkü insan her zaman mutlu olamaz.Kendinize iyi bakın.Saygılar.

zaferozer dedi ki...

Selam mehbup..
Tekirdağ da yaşaman güzel çünkü çok güzel yerler hakikaten. Şarköye kadar gidemedim yollar o kadar kötü idi. Zaten aklımda olanda uçmak dere köyü idi oraya kadar gidince pes ettim.

Mutluluk aslında zor bulunan birşey değil isteyen herkes bulabilir..

Güzel yorumun için teşekkür ederim.
Sizde kendinize iyi bakın..